CHP Sözcüsü Deniz Yücel, ” Puff ” adı verilen aromalı elektronik sigaralara ilişkin Meclis’te Araştırma Komisyonu kurulmasını istedi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın cevaplaması istemiyle soru önergesi veren Yücel, ”Bir ebeveyn olarak ben de çocuklarım için endişe duyuyorum.
Tehlikenin adı: Puff
Çocuklarınızı bu beladan uzak tutun. Bu ürünler, 65’in üzerinde internet sitesinden yasa dışı ve adrese teslim şekilde satılmaktadır. Üstelik bakkal ve dükkanlarda dahi bu elektronik sigaraları bulmak mümkün. Buradan tüm anne babalara çağrıda bulunuyorum. Puff barlar, nikotinin en etkili, en bağımlılık yapıcı araçlarından biri”dedi. Tehlikenin adı: Puff
Deniz Yücel, ”Puff” adı verilen aromalı elektronik sigaralara ilişkin Meclis’te Araştırma Komisyonu kurulmasını istedi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın cevaplaması için soru önergesi veren Yücel, şunları kaydetti:
“Bu ürünler, 65’in üzerinde internet sitesinden yasa dışı ve adrese teslim şekilde satılmaktadır. Üstelik bakkal ve dükkanlarda dahi bu elektronik sigaraları bulmak mümkün. Buradan tüm anne babalara çağrıda bulunuyorum. Puff barlar, nikotinin en etkili, en bağımlılık yapıcı araçlarından biri. Kullan-at tipi 16 puff bar elektronik sigara cihazının madde sıvısının incelendiği bir araştırmada, 126 tatlandırıcı kimyasal madde saptandı, bu sıvıların zehir etkisi gösterdiği tespit edildi. Ve bu zehire çocuklarımızın ulaşması ne yazık ki çok basit. Ben de bir babayım ve tüm ebeveynleri bu konuda dikkatli olmaya davet ediyorum. Aromalı elektronik sigaralar sanıldığı gibi masum değil, adeta meyve kokulu öldürücü bir maddedir.” Tehlikenin adı: Puff
Elektronik sigaraların sadece çocuklar için değil, yetişkinler için de tehlikeli olduğunu kaydeden Yücel, ”Bu elektronik sigaralar sadece çocuklar için değil yetişkinler için de büyük bir tehlike. Sigarayı bırakmaya yardımcı olduğu ya da azalttığı kandırmacası ile satılan elektronik sigaralar, iddia edilenin aksine içerdiği ağır kimyasal maddeler nedeniyle daha büyük bir bağımlılığa sebep oluyor. Sigarayı bırakayım derken nefes alamaz hale gelebiliyorsunuz. Bu nedenle acilen önlem alınması gerekmektedir” dedi. Tehlikenin adı: Puff
“BU ÜRÜNLER GÜMRÜKTE DENETİME TABİİ DEĞİL MİDİR?”
Yücel’in Bakan Bolat’a yönelttiği sorular ise şöyle:
“İthalatı ve üretimi yasak olmasına rağmen elektronik sigara ve puff barların ülkemizde çok kolay erişilebilir olmasının nedeni nedir? Bu ürünler gümrükte denetime tabii değil midir? Bakanlığınızca 2023 yılında elektronik sigara ithalatı ile ilgili olarak kaç denetim yapılmıştır? Bu denetimlerin sonucunda e-ticaret yoluyla bu ürünleri satan kaç firma tespit edilmiştir? Bu firmalara bir yaptırım uygulanmış mıdır? Uygulandı ise hangi firmaya ne kadar ceza kesilmiştir? Günden güne kullanım yaşı düşen ve kullanımı hızla yayılan elektronik sigara ve puff barların kullanımının engellenmesi konusunda Bakanlığınızın bir eylem planı bulunmakta mıdır?”
Elektronik sigara (kısaca e-sigara), sigarayı bırakmada rolü ve yeterince güvenli olup olmadığı halen tartışılmakta olan, kullanıcıya taşıyıcı aerosol bir sistem içinde nikotinli veya nikotinsiz buhar sunan elektronik bir alettir. Diğer bir türü olan ısıtılmış tütün ürünü tütünü geleneksel sigaralardan daha düşük bir sıcaklıkta ısıtır. Tehlikenin adı: Puff
Sigara bağımlılığı
Sigara bağımlılığı psikolojik ve fiziksel bağımlılık olmak üzere 2 ayrı alt başlıkta incelenmektedir.
Psikolojik faktörler
Aslında sigara içme eylemi bulaşıcı bir psikiyatrik hastalıktır, kuşaktan kuşağa görerek-duyarak bulaşır. Sigara içme eylemi, insanların doğduklarından itibaren çevrelerindeki binlerce sigara içicisine ait binlerce bilinçaltı kayıt ve sigara firmalarının bunları güçlendirmek için kurduğu tuzaklar sayesinde daha çocukken zihinlerine yerleşir. Bu aslında kitlesel bir beyin yıkama programıdır. Çocuklar, önce çevrelerindeki sigara içen büyükleri, daha sonra çizgi filmler ve son olarak da filmler aracılığıyla sigaranın bir keyif-destek aracı olduğuna inandırılır.
Marlboro-Formula 1 yarışları, Camel Trophy, Parliament Sinema Kulübü gibi sosyokültürel projelerle inançlarımız beklentilerimiz iyice güçlendirilir. Tüm sahneler ve gizli reklam çalışmaları sigarayı hayatın her aşamasında olması gereken normal bir şey gibi algılamamız için ayarlanmış ve hepsine bugüne kadar trilyonlarca dolar para harcanmıştır.
Beyin yıkama, gerçek olmayan bir şeye gerçekmiş gibi inandırılmak demektir. İnançların beyinden salgılanan nörotransmitter’leri direkt etkilediği plasebo çalışmalarında gösterilmiştir. MR spektroskopi çalışmalarında plasebonun etkin maddeyle aynı oranda nörotransmitter salınımına ve beyinde aynı anatomik bölgelerde sinyal alınmasına yol açtığı kanıtlanmıştır. Sonuç olarak, sigaranın psikolojik bağımlılığı beyin yıkamalar tarafından oluşturulur.
Günlük hayatımızda sigara bağımlılığının büyük oranda psikolojik olduğunu gösteren en çarpıcı kanıtlar hamilelik, oruç ve uzun yolculuklardır. Birçok tiryaki hiçbir fiziksel sıkıntı yaşamadan 10-12 saat süren okyanus aşırı uçak yolculukları yapabilir çünkü uçak inene kadar içmemeye şartlanmıştır. Uçaktan iner inmez sigarasını yakmak ister ve eğer yasak vb. bir engelle karşılaşırsa canı sıkılır ve nikotin çekilme belirtisi zannettiği sinirlilik, gerginlik, çarpıntı, terleme, el titremesi, kafasını toplayamama gibi 12 saat boyunca yaşamadığı tüm belirtileri ilginç bir şekilde saniyeler içinde yaşamaya başlar.
Hâlbuki asıl sorun içmemeye şartlanma süresinin sona ermiş olmasıdır. Yani fiziksel bağımlılıktan kaynaklandığı sanılan çekilme belirtileri gerçekten hissedilir, ancak tetiği çeken yine psikolojik bağımlılıktır. İçme beklentisi ve şartlanmayla ilgili çok fazla sayıda bilimsel araştırma ve kanıt vardır.
Sigara içenler özgürce sigara içebildikleri, çekilme belirtisi olma ihtimalinin açıkça imkânsız olduğu durumlarda bile, çok yüksek seviyede sigara içme arzusu duyabilirler. 4-5 saat zorlanarak abstinans sağlananlar ile sabah uykudan uyananların sigara içme arzularının karşılaştırıldığı bir çalışmada 1. gruptakilerin çok daha yüksek olduğu bulunmuş, “sigara içme arzusu esasen alışılmış davranışa olan arzuyu yansıtır” sonucuna varılmıştır.
El alışkanlığı, sigara ile ilişkili nesneler, sigarayı hatırlatan durumlar gibi sigara içmeyi tetikleyen faktörler çok güçlü sigara içme arzusuna neden olur. Sigara içmeyi tetikleyen faktörler daha çok sigara içme beklentisini hatırlatır, içme arzusunu arttıran beklentidir.
Dols ve arkadaşlarının 2000 ve 2002 yıllarında yaptıkları 2 çalışmada da sigara içilebilen ve içilemeyen ortamlarda sigara içen gönüllülere sigarayı hatırlatıcı uyaranlar verilmiş, içilemeyen ortamlarda uyaranların yarattığı sigara içme arzusunun çok daha düşük olduğu gözlenmiştir. Sonuç: Sigara içmeyi tetikleyen faktörler esas olarak öncelikle sigara içme beklentisini başlatır. İçme arzusunu arttıran, beklentidir. Benzer sonuçlar daha sonra 2005’te Thewissen ve arkadaşları tarafından da yayınlanmıştır.
Sigara içme arzusunu yaratan psikolojik faktörlerin incelenmesinde dindar Museviler araştırmacılar için âdeta doğal bir laboratuvar ortamı sağlar. Çünkü dindar Museviler cumartesi günleri ateş yakmazlar, sigara içmezler. Bu bulguların ışığında Schacter ve arkadaşları ile Warburton sigara sorununu sadece nikotine eşdeğer görmenin imkânsız olduğu sonucuna varmışlardır.
Bir gruba nikotin, diğerine plasebo verilerek yapılan bir NRT (nikotin replasman tedavisi) çalışmasının devamında tahmin grupları oluşturulmuş; verilen üründen bağımsız olarak, kendisine nikotin verildiğine inananların sigara tüketimindeki azalma, plasebo verildiğine inananlara göre belirgin olarak daha iyi bulunmuştur.
Dindar Musevi gönüllülerin Şabat günündeki sigara arzularının karşılaştırıldığı bir çalışmada, Şabat günü süresince sigara içme arzusu, iş günü zorlu abstinansı süresince, hatta serbest içtikleri gündekinden bile anlamlı derecede düşük bulunmuş ve son saatlerde beklentinin yaklaşmasıyla düzeyler hızla artmıştır. Uçak çalışanları ile yapılan bir araştırmada kısa ve uzun uçuşlarda sigara içme arzusunun, uçağın inişi yaklaştıkça tepe noktaya ulaştığı görülmüştür.
İlk kısa uçuşun sonu ile uzun uçuşun sonu arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Paralel zamanlamada ilk kısa uçuşun sonundaki içme arzusu, uzun uçuşun orta zamanından belirgin olarak daha yüksektir. Dr. Dar’ın bu iki çalışmasındaki bulgular sigara içme beklentisinin arzuyu arttırdığı teorisini kanıtlamaktadır.
Maddenin yapacağı zannedilen asılsız beklenti ve inançlar ise, içme beklentisinden farklı bir kavramdır. Beklenti ve inanç teorilerini destekleyen en geniş derleme 1999 yılında Brandon ve arkadaşları tarafından yayınlanmıştır. 1950’li yıllardan 1999’a kadar bu konuda yapılan tüm çalışmalara yer verilmiştir. Bu beklentiler sigaranın sağlayacağı keyif, rahatlama, konsantrasyon artışı gibi sahte faydaları ve bırakınca yaşanacak belirtileri ortaya çıkarır; bırakma isteği ve bırakabilme beklentisi başarı oranını olumlu yönde etkiler.