Bin metal işçisi daha greve başladı. Böylelikle grevde olan Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin sayısı bin 500’ü buldu.
Hitachi Energy işletmesinin Kartal, Tuzla, Dilovası ve Dudullu’daki fabrikalarında 4 Aralık’ta yaklaşık 500 işçi ile başlayan grev sürerken; bugün de Schneider Elektrik’in Kocaeli Çayırova’da ve Manisa’da bulunan fabrikaları ile Gebze’deki Grid Solutions fabrikasında işçiler greve çıktı. Böylelikle grevde olan Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin sayısı bin 500’ü buldu.
İşveren örgütü MESS’in yüzde 40 zam önerisini kabul etmeyen DİSK’e bağlı BİRLEŞİK METAL-İŞ 4 Aralık’ta Hitachi Energy’nin 4 fabrikasında yaklaşık 500 işçiyle greve başlamıştı. O grev devam ederken, toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamayan Schneider Elektrik’in Kocaeli Çayırova’da ve Manisa’da bulunan fabrikaları ile Gebze’deki Grid Solutions fabrikasında işçiler greve çıktı.
Fabrika önlerinde “Direne direne direnişten zafere”, “Zafer direnen emekçinin olacak” sloganları atan metal işçileri “Metal işçisi çalıştı, üretti ve işverenlere çok kazandırdı. Şimdi karşılığını istiyor!”, “Şimdi sıra metal işçilerinin emekleri ile zenginleşen metal işverenlerin de ve MESS’te” diye seslendi. Grevlere ilişkin BİRLEŞİK METAL-İŞ sendikasından yapılan açıklamada ise şu görüşlere yer verildi:
“Bildiğiniz gibi aylardır toplu sözleşme süreci içindeyiz. MESS’e bağlı 4 işletme ve bir süre önce MESS’ten ayrılan bir işletme ile birlikte toplam 5 işletme için görüşmelere 9 Ağustos’ta başladık. Görüşmelerin başladığı 60 günlük süre içinde MESS ile 5 toplantı yaptık, sonraki günlerde de çeşitli toplantılar yaptık. Bugüne kadar yaptığımız toplantılarda maalesef bir ilerleme sağlayamadık. MESS, maalesef bizim talep ve beklentilerimizi karşılayacak bir teklifte bulunmadı. Bu nedenle biz de grev aşamasına geldik. Sözleşmemiz 2 bin üyemizi kapsıyor. 5 işletmeye bağlı 9 fabrikada grev sürecindeyiz.
Bunlardan Hitachi işletmesinin Kartal, Tuzla, Dilovası ve Dudullu’daki fabrikalarında grevimiz 4 Aralık’ta başladı ve kararlılıkla sürüyor. Bugün de Schneider Elektrik’in Kocaeli Çayırova’da ve Manisa’da bulunan fabrikaları ile Gebze’deki Grid Solutions fabrikasında greve çıktık. Ayrıca, Balıkesir/Gönen’de bulunan MESS üyesi Arıtaş Kriyojenik fabrikasında 19 Aralık günü, Kocaeli/Çayırova’da bulunan Green Transfo Energy fabrikasında ise 25 Aralık günü greve çıkacağız. Grev ateşini dört bir yanda yakmaya, büyütmeye devam edeceğiz.”
“MESS 40 oranında bir zam teklif etti”
Açıklamada neden greve çıkıldığı ise şöyle anlatıldı:
“MESS bize 3 yıllık bir TİS teklif etti. Ücret zam teklifini de sosyal haklara ilişkin teklifini de 3 yıl için verdi. Ücret zammı olarak ilk 6 aylık dönem için ortalamada yüzde 125 ücret artışı talep ettik. MESS ise bize işyerlerine göre farklı oranlara tekabül etse de ilk altı ay için ortalamada yüzde 40 oranında bir zam teklif etti. Diğer 6’şar aylar için de enflasyon oranında bir artış teklif etti. Sosyal haklarda ise birinci yıl için yüzde 60 oranında artış teklif etti, sonraki 2 yıl için de yıllık enflasyon oranında bir artış teklif etti.
MESS’in 3 yıllık TİS teklifine karşı biz, 3 yıllık bir sözleşmeyi tartışma konusu yapmamızın mümkün olmadığını, böylesi bir teklifi kabul etmemizin söz konusu olamayacağını gayet açık olarak söyledik. 3 yıllık sözleşmenin işçiler için daha fazla kayıp demek olduğunu biliyoruz. Ayrıca, kazanılmış haklarımızı geriye götürecek çeşitli maddeler teklif ettiler. İkramiyeler fiili çalışmaya bağlı ödensin diyorlar. Yani, işçi rapor aldığında ikramiye almasın diyorlar.
“İşçi bir gün 6 saat başka bir gün de 10 saat çalışsın istiyorlar”
Denkleştirme ve telafi çalışması yapılsın istiyorlar. Yani, işçi bir gün 6 saat başka bir gün de 10 saat çalışsın istiyorlar. İşçilerin günlük yaşamı sadece işverene, işe bağlı olsun, fazla mesai ücreti de alınmasın istiyorlar. Deneme süresinin 4 aya çıkarılmasını teklif ettiler. Böylece, toplu sözleşmeden bir işçi 4 ay yararlanmasın, kolayca işçi işten çıkarılsın istiyorlar.
“Metal işçileri açlık ve sefalet ücretlerini asla kabul etmeyecektir”
İşverenlerin bu tekliflerinin hiçbirini ne kabul ederiz ne de tartışırız. İşçilerin kazanılmış haklarını konuşmayız, pazarlık konusu etmeyiz. Bunu toplantılarda gayet açık biçimde söyledik. MESS tekliflerinin ve dayatmalarının kabul edilmesi hiçbir biçimde mümkün değil. Metal işçileri açlık ve sefalet ücretlerini asla kabul etmeyecektir. Hepimiz zor koşullarda yaşıyoruz. İnsanca yaşayacak bir ücret ve çalışma koşulları tüm metal işçilerinin en temel hakkıdır. Ardı ardına yapılan zamlar, uygulanan ekonomi politikaları sermayeyi daha da zenginleştirirken alım gücümüzü alabildiğine düşürdü ve ücretlerimiz eridi. Yoksulluk sınırının altında bir ücretle yaşamaya başladık.
“Ekmeğimiz giderek küçülüyor, patronlar ise kârlarına kâr katıyor”
Hepimizin ekmeği giderek küçülüyor, patronlar ise kârlarına kâr katıyor. Hepimiz ekmeğimizi büyütmek için, insanca yaşamak için çalışıyoruz. MESS, metal işçilerine açlık ve sefaleti reva görüyor. İnsanca yaşayacak bir ücret hakkımızdır ve bunun için sonuna kadar mücadele etmekten geri durmayacağız. İktidarın IMF destekli ekonomi politikalarının altında işçiler her geçen gün daha da eziliyor ve derin bir yoksullaşma yaşıyor. Metal işçileri hayat pahalılığı karşısında her yeni güne biraz daha yoksullaşmış olarak uyanıyor. Bu ücretlerle geçinme ve insanca yaşama olanağımız bulunmuyor.
MESS ise metal işçilerine sefalet ücretini reva görüyor! Oysa patronların bilançoları sürekli kâr yazıyor. Grev kararı aldığımız fabrikalar ihracat ağırlıklı üretim yapıyor. Dünyada artan enerji ihtiyacına yönelik üretim kapasiteleri sürekli artıyor. Ancak işçilerin üretimden aldığı pay sürekli azalıyor. İşçilerin ücretlerinde meydana gelen reel kayıplar, üretim ve verimlilik çıktılarıyla karşılaştırılamayacak ölçüdedir. Metal işçilerinin talepleri haklı ve karşılanabilir düzeydedir…
“Taleplerimize kulak verin!”
Metal işçisi çalıştı, üretti ve işverenlere çok kazandırdı. Şimdi karşılığını istiyor! İşverenlere bir kez daha sesleniyoruz: Taleplerimize kulak verin! İş barışını sağlamak sizin de sorumluluğunuzdur. Çalışanlarınızı hiçe sayarak, onları görmezden gelerek bir yere varamazsınız. Biz insanca yaşayabileceğimiz, çocuklarımızın geleceğini güvence altına alacak bir ücret ve çalışma koşulları istiyoruz. Bunun için sonuna kadar mücadelede kararlıyız.”