Türk Eczacıları Birliği ve 56 Bölge Eczacı Odası, Türkiye’de eczacılık fakültesi sayısının 62’ye çıkmasına ve genç eczacıların istihdam edilmemesine tepki gösterdi. Türk Eczacıları Birliği Başkanı Arman Üney, ”Uyarılarımızı duyun, artık işsiz eczacılar ordusu yaratmayın” dedi.
Türk Eczacıları Birliği’nden eczacılık fakültelerinin artışına tepki: ”Artık işsiz eczacılar ordusu yaratmayın”
Türk Eczacıları Birliği, istihdam sorunu yarattığı sebebiyle artan eczacılık fakültelerine tepki gösterdi ve Yükseköğretim Kurumu (YÖK) önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Türk Eczacıları Birliği ve 56 Bölge Eczacı Odası adına açıklamayı okuyan Üney, şunları söyledi:
“Mesleki sürdürülebilirliğimizin sağlanması, nitelikli eczacılık hizmetlerinin devamı ve genç meslektaşlarımızın yaşadığı istihdam sorununun önüne geçilmesi için yeni bir eczacılık fakültesi daha açılmasını istemiyoruz. Bu uyarımızı duyun, artık işsiz eczacılar ordusu yaratmayın.
Altını çizmek isteriz ki; sağlık gibi stratejik önem taşıyan alanlarda eğitim ticari kaygılardan arındırılarak planlanmalıdır. Bu hedefle nitelikli sağlık çalışanlarının yetiştirilebilmesi için yeni fakültelere değil mevcut fakültelerde akademik kadroların ve gerekli alt yapının güçlendirilmesine ihtiyaç bulunmaktadır. Bugün sayıları 62’yi bulan eczacılık fakültelerinin sadece 14’ü tam akredite eğitim verebilecek kapasiteye sahiptir. Mevcut fakültelerin 4 bin 500 öğrenci kontenjanı bulunduğu göz önüne alındığında hem mesleki hem de istihdam anlamında tehlike çanları çalıyor.
Öyle ki Sağlık Bakanlığı’nın 2016 yılında yayınladığı Sağlık İşgücü Raporu’nda bile 2023 yılında, yüzde 30 eczacı istihdamı fazlası olacağı belirtilmişti. Ancak o tarihte 29 olan eczacılık fakültesi sayısı şimdi 62’ye çıktı ve durum çok daha ciddi boyutlara ulaştı. Biz her yeni eczacılık fakültesinin açılışında isyanımızı dile getirdik ama dinleyen olmadı. Artık bıçak kemiğe dayandı.”
Arman Üney, Yükseköğretim Kurulu’na yönelik talep ve önerilerini de şöyle sıraladı:
“Nitelikli eczacılık eğitimi ve mesleki sürdürülebilirlik için yeni bir eczacılık fakültesine daha ihtiyacımız yoktur. Eczacılık fakültelerine giriş için başarı sıralaması 50 bin olmalıdır. Mevcut fakültelerin kontenjanları acilen azaltılmalı, akredite olmayan fakültelere öğrenci alınmamalıdır. Mevcut eczacılık fakülteleri eğitim ve teknolojik anlamda ivedilikle donanımlı hale getirilmelidir. Bu fakültelerin bir kısmı yerli ve milli ilaç üretimine hizmet edecek ilaç AR-GE Merkezlerine dönüştürülmeli, mezun olacak meslektaşlarımızın da bu güçlü gelecek hedefine uygun bir eğitim almaları sağlanmalıdır.
Yeni mezun genç meslektaşlarımız için kamuda ve ilaç sanayinde istihdam gerçek anlamda artırılmalıdır. Sağlık alanına bütünsel bir bakışla toplum ve kamu yararı, ülke ihtiyaçları ve sektörün işgücü kapasitesi değerlendirilerek doğru ve etkin planlamaların hayata geçirilmesi zaruridir. Yükseköğretim Kurulu’nu, eczacılık eğitiminin geleceği için görüş ve önerilerimizi dikkate almaya, planlamalarını ve ilgili kılavuzları bu doğrultuda yapmaya davet ediyoruz.”
“Tamamen politika içeren bir talihsizlik”
Eczacılık fakültelerinin kontrolsüz artışının tamamen politik bir talihsizlik olduğunu ifade eden Türk Eczacılar Birliği Merkezi Üyesi Sibel Zorlu da ANKA Haber Ajansı’na şu açıklamayı yaptı:
“Tamamen politika içeren bir talihsizlik demek istiyorum. Çünkü akredite olmuş fakültelerimizin 14 tane olması, liyakatli hocalarımızla tam teşekküllü fakültelerimizin faaliyet göstermesi bizim için önemli. Halk sağlığını birinci basamak sağlık kuruluşu olarak görev yapmaktadır eczaneler. Bu nedenle çok eğitim olmasındansa akreditasyonun arttırılıp var olan eczacılık fakültelerinin donanımını ve mülakatı arttırılıp daha faydalı ve daha halk sağlığı açısından anlamlı olduğunu düşünüyoruz. Çok ciddi bir geniş nüfus var arkamızda ve genç meslektaşlarımız bizim için çok değerli ve önemli ve işsiz eczacılar ordusu oluşmak durumunda kalıyor. Yardımcı eczacılık süreçleri zora giriyor. Çünkü yardımcı eczacılıklarını tamamlamak için var olan eczanelere ihtiyaçları var.
Çığ gibi mezun enflasyonu arttıkça ileriye sağlam adımlar atmakta zorlanıyor genç meslektaşlarımız. Onlar için buradayız. Gelecek için buradayız. Onların daha iyi bir gelecekte daha iyi şekillerde mesleklerini icra edebilmesi için buradayız. Bir an önce YÖK’ün ve ilgili bütün makamların sesimizi duyulmasını istiyoruz. Genç meslektaşlarımız, tüm meslektaşlarımız Türk Eczacıları Birliği ve 56 eczacı odamız için çok önemli. Biz beraber çok güzeliz. Ama bu güzelliği başka emellere alet etmeden sağlıklı bütün toplum için iyi bir geleceğe hepimizin ihtiyacı var.”
Türk Eczacıları Birliği, merkezi Ankara’da olan bir sivil toplum kuruluşudur. Kısa adı TEB olan Türk Eczacıları Birliği, 25 Ocak 1956 tarihinde bir grup eczacı tarafından oluşturulmuş mesleki bir örgüttür.