Bakan Kacır, İstanbul’da Esma Sultan Yalısı’nda düzenlenen Uber Türkiye Küresel Teknoloji Geliştirme ve Yazılım Merkezi Tanıtım Etkinliği’ne katıldı. Programda konuşan Bakan Kacır, 200 milyon dolarlık yatırımla hayata geçirilen ve 500’ü aşkın yetkin teknoloji uzmanının görev alacağı Uber Türkiye Teknoloji Merkezi’nin, Uber’in küresel operasyonlarında kritik rol üstlenecek teknolojilerin geliştirilmesinde görev alacağını belirterek şunları söyledi:

311 BİN KİŞİLİK AR-GE İNSAN KAYNAĞI: Bizler hızla yaşanan dijital dönüşüm sürecini, yüksek teknoloji ve katma değer üreten bir Türkiye’nin inşası yolunda tarihi bir fırsat penceresi olarak görüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, son 23 yılda bu fırsatı gerçeğe dönüştürecek bir Ar-Ge ve inovasyon altyapısı oluşturduk. 2000’li yılların başında Türkiye genelinde Ar-Ge çalışmalarında yer alan insan kaynağımız yalnızca 29 bindi. Bugün 311 bin kişilik Ar-Ge insan kaynağına sahibiz.

LİDERLİK EDEN BİR TÜRKİYE: 113 teknoparkımızda faaliyet gösteren 12 bin firma, yapay zekâdan siber güvenliğe, finans teknolojilerinden yeşil dönüşüme uzanan geniş bir alanda inovasyon odaklı çalışmalar yürütüyor. Millî Teknoloji Hamlemizi mümkün kılacak kazanımlara imza atıyor. Özel sektörümüz bünyesindeki 1.700’ü aşkın Ar-Ge ve tasarım merkezi, teknoloji odaklı kalkınma vizyonumuza güç katıyor.
Hızla büyüyen Ar-Ge ve inovasyon ekosistemimiz teknoloji geliştirme ve üretmede önemli kazanımların kapısını araladı. Savunma sanayinde inovasyona, yeni nesil sistemlerin tasarımına liderlik eden ülkelerden biriyiz. Otomotivde altmış yılı aşan tecrübemizi, yerli ve milli elektrikli otomobilimiz TOGG ile yeni bir lige taşıdık. Togg, bugün 30’dan fazla Türk teknoloji girişimiyle yakın iş birliği içerisinde çalışıyor. Ülkemizde mobilite alanındaki yenilikçi girişimlerin doğmasına, büyümesine ve dünyaya açılmasına öncülük ediyor.

CANLI, YENİLİKÇİ VE REKABETÇİ GİRİŞİMCİLİK: Teknolojide paradigma değişimi yaşanan her alan, Türkiye için yeni fırsatlar sunuyor. Elbette, ülkemizin küresel bir teknoloji geliştirme ve üretim üssü rolünü perçinlemek adına; canlı, yenilikçi ve rekabetçi bir girişimcilik ekosistemine sahip olmamız büyük önem taşıyor. Bu anlayışla; girişimcilik ruhunu destekleyen, yenilikçiliği teşvik eden, yatırım ortamını güçlendiren çok boyutlu politikaları hayata geçiriyoruz. Dünya’nın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST’le milyonlarca gencimizi yapay zekadan siber güvenliğe, roket teknolojiden biyoteknolojiye teknolojinin farklı sahalarında teknoloji geliştirme yolculuğuna dahil ediyoruz. Gençlerimize, fikirlerini girişimlere dönüştürme imkânı tanıyoruz. Geçtiğimiz yıl Avrupa’da tohum aşamasında en fazla girişimin yatırım aldığı ikinci ülke olduk. Devreye aldığımız fonların fonu ve eş finansman mekanizmalarıyla; 4,6 milyar liralık kamu kaynağını, doğrudan girişimlerimize yönlendirdik. Sağladığımız bu desteklerin yarattığı çarpan etkisiyle, 120 milyar liralık özel sektör yatırımını harekete geçirdik.
100 BİN TEKNOLOJİ GİRİŞİMİ HEDEFİ: İnovasyon dostu politikalarımızın neticesinde, Türkiye bugün; teknoloji girişimlerini başlatmak, büyütmek ve dünyaya açmak için en doğru adreslerden biri olarak öne çıkıyor. Ülkemiz teknoloji girişimciliğinde Avrupa’nın parlayan yıldızı olarak nitelendiriliyor. Ülkemizden doğan ve milyar dolar değerlemeyi aşan 7 girişimin 6’sının elde ettiği başarıların arkasında Bakanlık olarak bulunması destekler ve teşvikler bulunuyor. Aslında bu tablo Türkiye’nin teknoloji girişimciliğinde küresel ölçekte güçlü bir aktör haline gelmesinde, destek programlarımızın etki düzeyini ve başarısını açık şekilde gösteriyor. Bugün ulaştığımız kazanımların özgüveniyle 2030 yılına dek Türkiye’den 100 bin teknoloji girişiminin doğmasını ve Turcorn’larımızın 100 milyar doları aşmasını hedefliyoruz. Bu hedefe giden yolda, girişimcilerimize finansal desteğin yanı sıra ölçeklenebilecekleri güçlü bir büyüme zemini de inşa ediyoruz. “Terminal İstanbul” projesiyle, uzun yıllar ülkemizin dünyaya açılan kapısı olan Atatürk Havalimanın terminal binalarını dünyanın en büyük teknoloji ve girişimcilik merkezine dönüştürüyoruz.
TURCORN 100 PROGRAMI: Turcorn 100 Programı’mızla; erken aşamayı başarıyla geçmiş, hızlı büyüme potansiyeli taşıyan teknoloji girişimlerinin, ölçeklenmesine ve küresel pazarlara açılmasına rehberlik ediyoruz. Bugüne kadar 33 Turcorn adayını dahil ettiğimiz program ile; küresel hedefleri olan ölçeklenme aşamasındaki girişimlerin ihtiyaçlarına cevap veren destekler sağlıyoruz. 17 ulusal ve küresel paydaşımızın girişimcilerimize öncülük ve rehberlik ettiği programla girişimlerimiz başarı basamaklarını daha hızlı tırmanıyor. Ülkemizi küresel teknoloji geliştirme üssüne haline getirme vizyonumuzdaki önemli unsurlardan biri, dünyanın parlak beyinlerinin yaratıcı fikirlerinin bu topraklarda filizlenip girişime dönüşmesidir.
TÜRKİYE TECH VİSA PROGRAMI: Türkiye’yi, dünyanın her yerindeki teknoloji girişimleri ve nitelikli insan kaynağı için bir çekim merkezi hâline getirmek amacıyla; Türkiye Tech Visa Programı’nı hayata geçirdik. Yeni fikirlerin ülkemizden doğup büyümesini sağlamaya kararlıyız. Türkiye jeopolitik konumuyla, siyasi ve ekonomik istikrarıyla beraber sahip olduğu nitelikli insan kaynağıyla da bölgesinde ve küresel düzeyde öne çıkıyor. Bugün 34 olan ortanca yaşımızla, pek çok Avrupa ülkesinden 10 yaş daha genç, teknolojiye hâkim, iyi eğitimli ve dinamik bir nüfusa sahibiz. Bu genç ve nitelikli insan kaynağımız, Türkiye’yi küresel bir teknoloji üssüne dönüştürme yolculuğumuzun en kıymetli gücüdür. Her yıl 208 üniversitemizden mezun olan binlerce yetenekli gencimiz, bilgi ve iletişim teknolojileri alanındaki insan kaynağımıza eklenerek Milli Teknoloji Hamlesi vizyonumuza güç katıyor. Gençlerimizin yaratıcılığı, enerjisi ve girişimcilik ruhu sayesinde, Türkiye’nin dinamizmi; küresel şirketlerin yatırım yapması, üretmesi ve yenilik geliştirmesi için ideal bir ekosistem oluşturuyor.
5 YILDA 200 MİLYON DOLARLIK YATIRIM: Bugün 700’den fazla uluslararası firma, teknoparklarımızda ve Ar-Ge merkezlerinde faaliyetlerini sürdürüyor. Birçok küresel teknoloji şirketi, ileri Ar-Ge operasyonlarını ülkemizde konumlandırarak hem nitelikli iş gücümüzden hem de sunduğumuz cazip teşviklerden yararlanıyor. TrendyolGo ortaklığıyla ülkemizdeki faaliyetlerini genişleten UBER’in İstanbul’da kuracağı teknoloji merkezi, Türkiye’nin kabiliyetine, istikrarına ve genç insan kaynağına duyulan güvenin açık göstergesidir. Küresel teknoloji platformu UBER, Türkiye’yi yüksek potansiyeliyle yalnızca bir pazar değil, aynı zamanda bir inovasyon üssü olarak görüyor. Ülkemizdeki varlığını ve yatırımlarını büyütüyor. Bu yaklaşımın en somut adımı olarak da önümüzdeki beş yılda 200 milyon dolarlık bir yatırımla Türkiye’de bir teknoloji merkezi kurmak üzere adım atıyor. İlerleyen dönemde 500’ü aşkın yetkin teknoloji uzmanın çalışacağı bu merkez; UBER’İN küresel operasyonlarında kritik rol üstlenecek teknolojilerin geliştirilmesinde görev alacak.
GİRİŞİMCİLERE DESTEK SÜRDÜRÜLECEK: Gümrük Birliği ve ticaret anlaşmaları ile 1 milyardan fazla nüfusa erişim imkanıyla, yılda 62 milyondan fazla uluslararası ziyaretçisiyle, tedarik zincirlerinin kalbindeki konumuyla, katma değerli üretim anlayışı ve yetkin insan kaynağı havuzuyla Türkiye, cazibe merkezi olmayı sürdürecek. Bizler yatırımcı dostu politikalarımızla, girişimcilerin önünü açmaya devam
