Cumhuriyet Halk Partisi, Chp Genel Merkezinde 1 günde 3 basın toplantısı gerçekleştirdi.
Chp Açıklamalar da İç-Dış politika, Terör ve Eylemlerin Getirileri, Ekonomi ve Sağlık Alanı ile İlgili Basına Demeçte Bulundular…
Dışişleri Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İlhan Uzgel Saat 11.00
Sağlık Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz 12.00
Hazine ve Maliye Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe 13.30’da
Chp Genel Merkezinde basına açıklamalarda bulundurlar.
İlhan Üzgel,
Diğer ülkeleri eleştirmektense, Türkiye içindeki sorunlarımızı gidermekle ilgili konuştu.
Yalçın Karatepe ise,
Ekonomi ve açıklanan Asgari Ücret ile ilgili açıklamayı basına yaptı.
Zeliha Aksaz Şahbaz’ın konuşması şöyle idi,
22-23 Aralık 2023 tarihlerinde Kuzey Irak, Pencere kilit operasyon bölgesinde hain terör örgütü saldırılarında 12 askerimiz şehit olmuş 13 personelimiz yaralanmıştır, acımız büyüktür. Öncelikle şehitlerimize Allah’tan rahmet, acılı ailelerine ve ulusumuza baş sağlığı ve sabır, yaralı askerlerimize acil şifalar diliyorum.
Harekatlardaki kayıplarımızın ardından, askeri hastanelerin neden kapatıldığı ve bu kayıplarda askeri hastanelerin sivil hastane olarak hizmet verir hale gelmesinin rolünü sorgulama zamanı gelmiştir.
Bilindiği üzere GATA dahil Türkiye’nin dört bir yanında kurulu 34 asker hastanesi 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin hemen sonrasında bir OHAL KHK’sı ile Sağlık Bakanlığına ve Sağlık Bilimleri Üniversitesine devredilmiştir. Bu hastanelerden iki tanesi kapatılmış, 24 tanesi bulundukları illerdeki devlet hastanelerine ek bina olarak poliklinik hizmeti verir hale getirilmiştir. Bağımsız hastane olarak hizmet veren hastaneler ise askeri hastane niteliğini kaybetmiş, yatak sayıları çok azaltılmış halde Sağlık Bakanlığına bağlı Devlet Hastanesi olarak hizmet vermeye devam etmektedirler.
Özlük haklarını kaybeden hekimler ve sağlık personelinin önemli bir kısmı emekli olmuş, kalanların ise görev yerleri değiştirilmiş ve değişik hastanelerde görev yapmak üzere tayin olmuşlardır. Tecrübeli ekiplerin dağılması özellikle harp cerrahisi gibi alanlarda doktor eğitimi ve müdahale yeteneğini olumsuz yönde etkilemiştir.
Askeri Hastanelerin sivil hastane olarak Sağlık Bakanlığına devredilmesi ile Türk Silahlı Kuvvetleri, geniş çaplı harekat görevleri yapan ve teröristle mücadele harekatı icra eden, ancak askeri sağlık sistemi olmayan nadir ordulardan biri haline gelmiştir.
Operasyonlarda yaralanan, mayın gibi ağır vücut travması yaşayan ve çok hızlı ve özel müdahale gerektiren yaralılarımızın sivil hastanelerde yeterli tecrübesi olmayan ekipler tarafından gerekli cerrahi ve tıbbi müdahalelerin yapılması ne kadar mümkün olmaktadır? Bu soruların cevabı yoktur.
GATA başta olmak üzere tüm askeri hastanelerimizin Sağlık Bilimleri Üniversitesi aracılığıyla Sağlık Bakanlığı’na bağlanması sonrasında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sağlık hizmeti ihtiyacının ne ölçüde karşılandığı, niteliğinin tespiti, ve neticesinde GATA ve diğer hastanelerin yeniden açılmasına ihtiyaç olup olmadığının belirlenmesi amacıyla 26 Ocak 2023’te TBMM’de Cumhuriyet Halk Partisi grubu tarafından öneri verilmiştir. Ne yazık ki AKP ve MHP oylarıyla reddedilmiş, sorunların tespiti ve çözüm aranması yolu engellenmiştir.
Dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi Türkiye tıp tarihi ve eğitiminde de askeri hekimliğin yeri çok önemlidir. Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) gerek verdiği sağlık hizmeti, gerekse yetiştirdiği hekimler, hocalar, sağlıkçılar ile benzersiz bir yere sahiptir.
Kimyasal, biyolojik, radyolojik, nükleer silahlardan kaynaklanan yaralanmalara karşı tedavi yöntemleri, hava, uzay, su altı hekimliği, harp cerrahisi gibi çok özel uzmanlık gerektiren alanlar sivil tıp fakültelerinin eğitim müfredatında bulunmamaktadır.
GATA ve askeri hastanelerin devri ile askeri hekimliğin yüz yılı aşkın tecrübesi ortadan kaldırılmıştır. GATA ve askeri hastanelerin hizmet verdiği dönemde ihtiyaç halinde gönderilen tecrübeli ve yetkin ekiplerce hızla ilk müdahale, değerlendirme ve transferrin yapıldığı bir sistem yok edilmiştir.
Dünyanın önemli ordularının neredeyse tamamının kendine bağlı sağlık hizmetleri ve buna bağlı uzmanlık alanları mevcut iken, etrafı adeta ateş çemberinde olan ve sürekli askeri harekatta bulunan, dünyanın en büyük ordularından olan Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı bir sağlık sisteminin bulunmaması büyük bir eksikliktir.
Askeri hastanelerin tekrar açılacağı söylemlerine rağmen henüz somut hiçbir adım atılmamıştır. Kuzeyde ve güneyinde sürekli çatışmaların yaşandığı istikrarsız bir bölgede ve terrör tehditi altındaki ülkemizde askeri hastanelerin açılması büyük bir önem arzetmektedir. Alanında uzman hekim ve sağlık personelinin bulunduğu askeri hastanelerin varlığı olası bir saldırıda yaralanan askerlerin hayatta kalma şansını çok artıracaktır.
İktidar tüm modern ordularda var olan ve yüz yılı aşkın tecrübeyle katkıları ortada olan askeri sağlık sistemini kurmak için neyi beklemektedir? Cumhuriyet Halk Partisi olarak askeri hastanelerin yeniden açılması ve askeri hekimlere yönelik tıp fakültesi ve eğitim hastanesi olarak Gülhane Askeri Tıp Fakültesinin Sağlık Bilimleri Üniversitesinden ayrılarak yeniden yapılandırılmasını bekliyoruz.
Dünya ve Türkiye’den Güncel Haberler İçin Bizi Takip Etmeyi Unutmayın…