Malatya’nın Akçadağ ilçesinde çocuk sürücünün kullandığı traktörün çarpması sonucu hayatını kaybeden Ada ve Zelal Yıldırım’ın ailesi, sorumluların adalet önünde hesap vermesini istiyor. Amca Ercan Yıldırım, “11 yaşındaki çocuğa traktör emanet ediliyor. İhmallerin hangi birinden bahsedelim. Maalesef bu ülkede insanlar pisi pisine ölüyor. Suçlular gereken cezayı alsınlar. Bundan sonra bu tür olaylar yaşanmasın” dedi.
Malatya’da traktör kazasında ölen çocukların ailesi: “Suçlular gereken cezayı alsınlar, bundan sonra bu tür olaylar yaşanmasın”
Malatya’nın Akçadağ ilçesine bağlı Ören Mahallesi’nde 24 Temmuz tarihinde 11 yaşındaki K.A. idaresindeki 44 AEL 870 plakalı traktör, yoldan çıkarak yol kenarında bulunan Ada Yıldırım, Zelal Yıldırım, Gülce Şakar ve Asya Kaya’ya çarptı. Kazada, kardeş olan Zelal ve Ada Yıldırım hayatını kaybederken, Gülce Şakar ve Asya Kaya ise yaralandı. İki kardeşin cenazesi Doğanşehir ilçesi Çömlekobası Mahallesi’nde toprağa verildi.
Kazayı yapan 11 yaşındaki K.A. ifadesinin ardından ailesine teslim edilirken, Yıldırım ailesi sorumluların adalet önünde hesap vermesi için şikâyette bulundu.
Olayda iki yeğenini kaybeden, kızını ise yaralı olarak kurtaran görgü tanığı Oktay Şakar, şunları söyledi:
“Doğanşehir’de pancar kooperatifinde çalışıyorum. İş yerimden çıktım, eve geçtim. Polis memuru olan Basri ile selamlaştım. ‘Daha izniniz var mı’ diye sordum, ‘Yarın işe başlıyorum’ dedi. Muhabbet ettik, kayısıları motora yükledi.
Traktörü çocuğuna verdi, ‘Köprüyü dolan islim bölgesine gel’ dedi. Çocuk traktöre bindi, kayısıları götürdü. Kendisi tahta köprüden geçti, kayısıyı islime indirdi. Kendi olay yerinden uzaklaşıyor. Traktörü çocuğa veriyor ‘Asfalt yoldan çık, eve git’ diyor. Arası 50 metre kendin kullan, şoförlüğü 50 metrede mi öğreteceksin? Çocuk traktörü İzmir’den gelen erkek yeğenimin üzerine sürüyor. Ben sesleri duydum ama fidan buduyordum, bakmadım.
Yeğenim ters yöne kaçınca direksiyon hâkimiyetini kaybediyor, sol tarafta çocukları eziyor ve tel örgüleri geçerek şarampole uçuyor. Önce gaz sesi duydum. Frenle gazı idrak edemeyen bir çocuk, hala gaza basıyor, debriyaj boşta ve motor gidiyor. Kız kardeşim Saniye, ‘Abi koş çocuklara çarptı’ dedi. Olay yerine koştuk, çocukların her biri bir yere dağılmıştı. Kızımı gördüm, ‘Baba bacağım kırıldı. Bana elini atma, kuzenlerim orada’ dedi.
İki kuzenim de tekerin altındaydı. Önce Zelal’ı çektim, salladım, uyandırdım. Ada’yı tekerin altından çıkaramadım. Baktım çocuk traktörün üzerinde yok, babası geldi. Motoru hareket ettirdi, tekerleğin altında Ada’yı çektik. Çocukları kendisinin arabasına koyup hastaneye götürdük. Ada’ya masaj yaptım ama kurtaramadım. Zelal ayağa kalktı, o anda iyiydi. Ambulansa teslim ederken o da kötüleşmeye başladı. Biri Akçadağ Devlet Hastanesi’ndeydi, diğerini Malatya merkeze getirdik ama ikisini de kaybettik.”
“Bunun sorumluluğunu babasına buluyorum, o yaştaki çocuğa traktörü vermemesi lazım”
Şakar, kazada iki yeğeninin ölümüne sebep olan çocuğun, bir gün önce de kaza yaptığını ifade ederek, “Traktörü kullanan Basri Ayaz’ın oğlu traktörle geri geri geldi, ters yöne çevirince traktör römorka oturdu. Bilinçsiz bir şekilde 5 yaşındaki kardeşi oraya doğru koştu. İyi ki römork lastiğe oturdu yoksa kardeşine çarpacaktı. Ben oradan bağırınca babası da bağırdı ‘düzgün kullan’ dedi. Çocuk 3 aydır traktörü kullanıyor. Bir gün sonra geldi bizim çocuklarımızın içine daldı ve ikisini öldürdü. Benim kızımın ayağı kırık, kuzenimin çocuğunun kalçası kırıldı. Bir faciaydı, direkt cinayet. Bunun sorumluluğunu babasına buluyorum, o yaştaki çocuğa traktörü vermemesi lazım. ‘Bana yardımcı oluyor. Aslan oğlum, aslan çocuğum’ diyordu. Bunların olmaması lazım. Ben şikâyetçiyim, gereken yapılsın” dedi.
“11 yaşındaki çocuğa traktör emanet ediliyor”
Zelal ve Ada’nın amcası Ercan Yıldırım ise “İnsanların can ve mal güvenliğinden sorumlu olan bir baba, tırnak içi baba diyorum, benim gözümde baba değil. İkincisi annesi Adalet Bakanlığı’na bağlı bir kurumda çalışıyor. Bana göre tırnak içinde anne. Onların anne ya da babalığını hiçbirimiz kabul etmiyoruz. Dünyaya çocuk getirmekle, çocuk sahibi olmakla anne- baba olunmuyormuş. Bunu maalesef en acı şekilde bizler öğrenmiş olduk. 11 yaşındaki çocuğa traktör emanet ediliyor. İhmallerin hangi birinden bahsedelim. Sürekli televizyonlardan görürdük, maalesef bu ülkede insanlar pisi pisine ölüyor. Bu olayları duyduğumuzda acırdık, üzülürdük, ‘İnşallah bir daha olmaz’ derdik ama şimdiye kadar duyduğumuz haberlerden daha ağır bir haberi kendi canımdan, yeğenlerimden duyacağım aklıma bile gelmezdi” diye konuştu.
“Suçlular gereken cezayı alsınlar, bundan sonra bu tür olaylar yaşanmasın”
“Bizim isteğimiz. bu bir ders olsun adil bir yargılama süreci olsun” diyen Yıldırım, şunları söyledi:
“Suçlular gereken cezayı alsınlar. Bundan sonra bu tür olaylar yaşanmasın. Çok klişe olacak ama başka canlar yanmasın. Bizim kayıplarımız geri gelmeyecek. Acımız çok büyük. Acımızın çok büyük olmasının bir nedeni de olayın meydana geliş şekli, duyarsızlık. Böyle bir şey tahmin edilebilir. Bir çocuğa traktörü emanet ettiğimde olası sonuçları düşünebilirim. Ama maalesef bu insanlar mesleklerinin hiçbir gereğini, duyarlılığını geçtim insanlığın, anneliğin, babalığın hiçbir gereğini yerine getirmemişler. Burada iki can gitti diye geçiştirilmesini istemiyoruz. Bütün yasal süreçlerin takipçisi olacağız. Tamamen adalete güvenmekten başka çaremiz yok, adalete güveniyoruz. Bütün kamuoyunun, STK’ların, insanım diyen herkesin bu davaya sahip çıkmasını, takip etmesini istiyoruz. Suçluların, ihmali olanların gereken en ağır cezayla cezalandırılmalarını istiyoruz.”